SÜRREALİZM (GERÇEK ÜSTÜCÜLÜK)


Sürrealizm ya da gerçeküstücülük, Avrupa’da birinci ve ikinci dünya savaşları arasında gelişmiştir. Temelini, akılcılığı yadsıyan ve karşı-sanat için çalışan ilk dadaistlerin eserlerinden almıştır. 1924 yılından Fransa’ da ortaya çıkan modern sanat akımıdır. 1924 yılında “Gerçeküstücü Araştırmalar Bürosu”nu kurmuşlar ve şair Andre Breton tarafından “Sürrealizm ilk Manifestosu” hazırlanmıştır. Andre Breton, sürrealizmden birdirgesinde “sözle, yazıyla ya da başka bir biçimde düşüncenin gerçek işleyişini ortaya koymak için kullanılan katıksız ruhsal kendiliğindencilik” biçiminde söz etmektedir. Breton, devrimci eylemi sürdürmeyi, yeryüzünde olumlu bir iş yapmayı varoluş sorunu olarak gören “Gerçeküstücülüğün İkinci Bildirisi”ni 1929 yılında yayımlamıştır. Şair Breton’a göre sürrealizm, bilinç ile bilinç dışını birleştiren bir yoldur. Gerçeküstücülük akımı, gerçek dışı anlamında değil aksine gerçeğin insandaki iz düşümü şeklinde bir yaklaşımdır. Sürrealizmde figürler asla var olmayacak düşsel bir ortamda bir kompozisyon içinde sunulmaktadır. İlkel toplumların sanatları da sürrealistlerin diğer bir ilgi noktasıdır. Sürrealist ressamlar doğanın mantıki görünüşünü değil, insanın bilinç altında ve rüyalarındaki alemi göstermek istemişlerdir. Gerçeküstücülere göre, bilinçaltını alışılmış diye anlatmak güçtür. Dile değişik bir anlatım biçimi verilmelidir. Noktalama imlerinin yararına inanılmakla birlikte akıcılığı önleyeceği düşüncesiyle kullanılmamıştır. Gerçeküstücülük, bir varoluş biçimi olarak çağın gereğine uyup yeni bilgi ve değerlerin ardında koşmuştur. Bunun için eskiyi yıkmayı amaçlar. Gerçeküstücülere göre mutluluk, gündelik yaşamın içinde, yaşanılan çevrededir. Sigmund Freud’un teorilerinden etkilenen Andre Breton için, bilinçdışılık düş gücünün temel kaynağı, deha ise bu bilinçdışı dünyasına girebilme yeteneğiydi. Breton’un yanı sıra Louis Aragon, Benjamen Peret, otomatik yazı yöntemleri üzerinde deneyler yapmışlardır. Kendi söylemleriyle, “gerçeküstü dünyanın düşsel, cinsel, sapkın imgelerini geliştirmeye” başlamışlardır. Bu şairlerin dizelerindeki sözcükler, mantıksal bir sıra izlemek yerine bilinçdışı psikolojik süreçlerle bir araya geldiği için insanı irkiltiyordu. Sürrealizm, yöntemli bir araştırma ile deneyi ön planda tutmuş, insanın kendi kendisini irdeleyip çözümlemesinde sanatın yol gösterici bir araç olduğunu vurgulamıştır. 1925 yılından sonra gerçeküstücüler dağılmaya, başka akımlara yönelmeye başlamışlardır. Gerçeküstücülük etkinliğini yitirmiş, ideolojide kültürün, karşısında yer almış, Hippie akımına 1968 Gençlik Ayaklanmalarına esin kaynağı olmuştur. Ayrıca bu akım, resimden, sinemaya, tiyatroya kadar birçok sanat dalını derinden etkilemiştir.

TEMSİLCİLERİ
Andre Breton
P. J. Jouve
Pierre Reverdy
Robert Desnos
Louis Aragon
Paul Eluard
Antonin Arnaud
Raymond Queneau
Philippe Soupault
Arthur Cravan
Rene Char
Federico Garcia Lorca
Giorgio de Chirico
Max Ernst
Jean Arp
Francis Picabia
Marc Chagal
Rene Magritte
Yves Tanguy
Alberto Giacometti
Salvador Dali
Frida Kahlo
Paul Delvaux
Joan Miro
Man Rey
Henri Rousseau

PHP Code Snippets Powered By : XYZScripts.com